Anayasa’nın 124. maddesinde, Cumhurbaşkanı bakanlıklar ve kamu tüzelkişilerinin, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla, yönetmelikler çıkarabileceği hükmüne yer verilmiştir.

Buna göre, idari teşkilat yapısı içinde yer alan Bakanlıklar ile diğer kamu kurum ve kuruluşları, görev alanlarına ilişkin olarak ve yönetmelik, yönerge, tebliğ, genelge ve talimat gibi çeşitli adlar altında düzenleme yapabilmektedirler.

Bu düzenlemeler arasında uyulması gereken “normlar hiyerarşisi” kuramına göre, hukuk düzeni, farklı kademede yer alan Anayasa, kanun, yönetmelik ve diğer düzenleyici işlemlerden oluşan birçok normu içermekte ve her norm geçerliliğini bir üst basamakta yer alan normdan almaktadır.

Normlar hiyerarşisine göre kanundan sonra gelen yönetmelik, genelge, tebliğ, talimat gibi düzenlemelerin ancak kanunda verilmiş olan hakkın kullanılmasının açıklanması ile ilgili olacağı, bu metinlerde kanun ile verilmiş olan hakkı genişletici veya daraltıcı mahiyette hükümlere yer verilemeyeceği hukukun genel ilkelerindendir.

Bu çerçevede, 7421 sayılı Kanun’un 13. maddesiyle 4734 sayılı Kanun’a eklenen geçici 21. madde hükmü incelendiğinde, Kamu İhale Kurumuna yapılan itirazen şikâyet başvurusu sırasında ödenen başvuru bedelinin iadesi talebiyle yapılacak başvuruların değerlendirilmesinde esas alınması gereken ölçütlerin, (1) başvuru sahibinin iddialarının tamamında haklı bulunduğu ve 16/11/2022 tarihinden önce alınmış bir kurul kararının bulunması, (2) iade talebinin geçici 21. maddenin yürürlük tarihi olan 16/11/2022 tarihinden itibaren otuz gün içinde yapılması, (3) yazılı olarak talepte bulunulması olarak belirlendiği, söz konusu şartlar dışında başvuru şartlarına yönelik bir sınırlamaya yer verilmediği görülmektedir.

Uyuşmazlık konusu olayda, davacıların başvuru bedelinin iadesine yönelik talep dilekçesinde birden fazla karara ilişkin iade talebinde bulunulduğu gerekçesiyle talebin reddine karar verildiği görülmekte ise de; 7421 sayılı Kanun’un 13. maddesiyle 4734 sayılı Kanun’a eklenen geçici 21. Madde hükmünde iade taleplerinin yazılı olarak yapılması gerektiği dışında tek dilekçe ile birden fazla karara ilişkin iade talebinde bulunulmaması gerektiği yönünde bir düzenlemenin bulunmadığı görülmektedir.

Bununla birlikte, İtirazen Şikayet Başvuru Bedelinin İadesine İlişkin Yönerge ‘de; tek dilekçe ile birden fazla karara ilişkin iade talebi yapılamayacağı düzenleme altına alınmış ise de, başvuru şartlarına yönelik söz konusu düzenlemenin Kanun’da öngörülmeyen bir sınırlama içerdiği, dolayısıyla kanun ile verilmiş olan hakkın daraltılması sonucunu doğurduğu görüldüğünden, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 7. maddesinde yer verilen “(…)Düzenleyici işlemin iptal edilmemiş olması bu düzenlemeye dayalı işlemin iptaline engel olmaz.” kuralı ile kanun koyucu tarafından idari yargı mercilerine üst norma aykırı düzenleyici işlemin ihmal edilmesi suretiyle uyuşmazlığın çözüme kavuşturulması yolunda tanınan yetki kapsamında bahse konu yönerge hükümleri ihmal edilerek uyuşmazlığın çözümlenmesi gerektiği açıktır.