Yasaklı Firmanın İhaleye Katılması Ve Yasaklılık Kararının İptal Edilmesinin Sonuçları
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ile 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda kamu ihalelerine katılan veya sözleşme imzalayan istekliler ve yüklenicilerin hangi koşullarda kamu ihalelerine katılmaktan yasaklanacağına ilişkin hükümler ayrı ayrı düzenlenmiştir. 4734 sayılı Kanunun 17.maddesi ile 4735 sayılı Kanunun 25.maddesinde yasak fiil ve davranışlar tahdidi olarak sayılmış olup Kanunda öngörülen yasak fiil ve davranışlar dışında yasaklama kararı verilebilmesi mümkün değildir.
Kanunda öngörülen yasak fiil ve davranışlardan biri ise yasaklı iken kamu ihalelerine katılmak olarak belirtilmiştir. Kamu ihalelerine katılmaktan yasaklama kararları ise fiilen yasaklama kararının resmi gazetede yayınlandığı tarih ile birlikte yürürlüğe girmektedir. Dolayısıyla yasaklama kararının resmi gazetede yayınlandığı tarih ve sonrasında kamu ihalelerine teklif göndermek 4734 sayılı Kanunda yeniden yasaklama nedeni olarak kabul edildiğinden yasaklı olduğu halde ihaleye katılan istekli hakkında yeniden yasaklama kararı verilmektedir.
Kamu ihalelerine katılmaktan yasaklama kararlarına karşı ise 60 gün içerisinde İdare Mahkemelerinde dava açmak mümkündür.
Yasaklama kararının resmi gazetede yayımlanmasından sonra bir başka kamu ihalesine katılarak yeniden yasaklanan gerçek/tüzel kişiler açısından ilk yayınlanan yasaklama kararına karşı dava açılması önem arzetmektedir. Zira idari işlemlerin mahkemece iptal edilmesinin doğal sonucu iptal kararının geçmişe yürümesidir. Yani yasaklama kararı hiç tesis edilmemiş gibi bütün sonuçlarıyla ortadan kaldırılmasını sağlamaktadır. Bu durum elbette yasaklıyken ihaleye katılmaktan dolayı verilen ikinci yasaklama kararının da iptal edilmesi açısından önem arzetmektedir. İlk yasaklama kararı hukuka aykırı olarak tesis edildiğinden ve mahkemece geçmişe etkili olarak ortadan kaldırıldığından ikinci yasaklama kararı açısından “yasaklıyken ihaleye katılmış olmak” fiilinin dayanağı ortadan kalkmış olacak ve ikinci yasaklama kararı da bu nedenle mahkemece iptal edilecektir.
Burada dikkat edilmesi gereken husus yasaklama kararlarına karşı hukuki süreçlerin işletilmesidir. Hukuki süreçler işletilmeden bu neticelerin alınabilmesi mümkün değildir. Bu açıdan yasaklama kararlarıyla karşı karşıya kalan firmaların mağduriyet yaşamamaları adına hukuki destek alarak süreci yürütmeleri önem arzetmektedir.
