Toplantı No : 2020/015
Gündem No : 65
Karar Tarihi : 01.04.2020
Karar No : 2020/UH.I-638
BAŞVURU SAHİBİ:

Sisoft Sağlık Bilgi Sistemleri Anonim Şirketi,

İHALEYİ YAPAN İDARE:

Bartın İl Sağlık Müdürlüğü,

BAŞVURUYA KONU İHALE:

2019/537681 İhale Kayıt Numaralı “Sbys Hizmeti Alımı” İhalesi

KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:

Bartın İl Sağlık Müdürlüğü tarafından 09.12.2019 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen “Sbys Hizmeti Alımı” ihalesine ilişkin olarak Sisoft Sağlık Bilgi Sistemleri Anonim Şirketi’nin 28.02.2020 tarihinde yaptığı şikâyet başvurusunun, idarenin 05.03.2020 tarihli yazısı ile reddi üzerine, başvuru sahibince 12.03.2020 tarih ve 13301 sayı ile Kurum kayıtlarına alınan 12.03.2020 tarihli dilekçe ile itirazen şikâyet başvurusunda bulunulmuştur.

Başvuruya ilişkin olarak 2020/487 sayılı itirazen şikâyet dosyası kapsamında yapılan inceleme neticesinde esas inceleme raporu tanzim edilmiştir.

KARAR:

Ön inceleme raporu ve ekleri incelendi.

İtirazen şikâyet dilekçesinde özetle,

Tekliflerinin haksız bir şekilde değerlendirme dışı bırakıldığı,

2) İhale üzerinde bırakılan firmanın sunduğu teklifin aşırı yüksek olduğu ve kamu zararı oluştuğu iddialarına yer verilmiştir.

Başvuru sahibinin iddialarının değerlendirilmesi sonucunda aşağıdaki hususlar tespit edilmiştir.

1) Başvuru sahibinin 1’inci iddiasına ilişkin olarak:

4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 55’inci maddesinde “Şikâyet başvurusu, ihale sürecindeki işlem veya eylemlerin hukuka aykırılığı iddiasıyla bu işlem veya eylemlerin farkına varıldığı veya farkına varılmış olması gereken tarihi izleyen günden itibaren 21 inci maddenin (b) ve (c) bentlerine göre yapılan ihalelerde beş gün, diğer hallerde ise on gün içinde ve sözleşmenin imzalanmasından önce, ihaleyi yapan idareye yapılır…” hükmüne yer verilmiş,

İhalelere Yönelik Başvurular Hakkında Tebliğ’in üçüncü maddesinin ikinci fıkrasında ise “İhalede geçerli teklif kalmaması nedeniyle veya ihalede geçerli teklif olmakla birlikte bazı tekliflerin değerlendirme dışı bırakılması nedeniyle ihalede rekabetin oluşmadığı ve/veya kaynakların etkin kullanımının gerçekleşmediği gerekçesiyle ihalenin idare tarafından iptal edildiği durumlarda, aday veya istekliler tarafından başvuru veya teklifin değerlendirme dışı bırakılmasına veya ihalenin iptali ile birlikte başvuru veya teklifin değerlendirme dışı bırakılmasına karşı yapılan başvurular, ihalenin iptal edilmesi işlemine karşı yapılan başvuru olarak değerlendirilmez. Bu başvurular ihalenin iptaline yönelik bir başvuru olarak değerlendirilmediğinden, başvuruların öncelikle idareye yapılması, idareye yapılan şikayet başvurusu üzerine idare tarafından alınan kararın uygun bulunmaması veya on günlük süre içerisinde idare tarafından bir karar alınmaması hallerinde Kuruma itirazen şikayet başvurusunda bulunulması gerekmektedir. Ancak ihalenin iptali işleminden önce bir şikayet başvurusunun olduğu hallerde, başvuru veya teklifi değerlendirme dışı bırakılan aday veya isteklinin, teklifinin geçerli olduğuna ve bu nedenle ihalenin iptal edilmemesi gerektiğine yönelik olarak 4734 sayılı Kanunun 56 ncı maddesinin birinci fıkrasında öngörülen beş günlük süre içerisinde doğrudan Kuruma itirazen şikayet başvurusunda bulunması da mümkündür.” yönünde açıklama yapılmıştır.

Özetle, teklifi değerlendirme dışı bırakılan isteklilere, aynı zamanda ihalenin de idarece iptal edildiği durumlarda, her iki hususa karşı beş gün içerisinde doğrudan Kuruma veya on gün içerisinde idareye şikâyette bulunmak hususunda seçimlik bir hak tanınmış, ancak bu hakkın kullanımı Kanun gereği başvuruya konu işlemin farkına varıldığı tarihten itibaren anılan sürelerle sınırlandırılmıştır.

Somut olayda, 17.01.2020 tarihli ihale komisyon kararı ile başvuru sahibinin sunduğu aşırı düşük teklif açıklamalarının uygun bulunmayarak teklifinin değerlendirme dışı bırakıldığı ve ihalenin Kardelen Bilgisayar İnş. Ltd. Şti. üzerinde bırakıldığı, ihale yetkilisinin 23.01.2020 günü başvuru sahibine tebliğ edilen kararında teklifin değerlendirme dışı bırakıldığı ve ihalenin muhtelif gerekçelerle iptal edildiği bildirilmiş, başvuru sahibinin karara karşı süresi içerisinde idari başvuru yollarını kullanmadığı görülmüştür.

İşbu karara konu başvurunun, iptal kararına karşı diğer isteklinin başvurusu üzerine idare kararının 12.02.2020 tarihli ve 2020/UH.I-326 sayılı Kurul kararı ile kaldırılması sonrasında Kurul kararını uygulamak amacıyla alınan komisyon kararının 19.02.2020 tarihinde tebliği üzerine yapıldığı anlaşılmıştır.

Sonuç olarak, başvuru sahibinin teklifine ilişkin iddialarını ilk komisyon kararının tebliğini izleyen beş günlük sürede Kurum’a veya on günlük sürede idareye başvuru konusu yapması gerekirken, hukuki durumunda herhangi bir değişiklik yaratmayan ikinci komisyon kararı sonrası şikâyet ve itirazen şikâyet başvurusunda bulunduğu anlaşılmış, başvurunun süre yönünden reddi gerektiği anlaşılmıştır.

2) Başvuru sahibinin 2’nci iddiasına ilişkin olarak:

4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “İhalelere yönelik başvurular” başlıklı 54’üncü maddesinin birinci fıkrasında “İhale sürecindeki hukuka aykırı işlem veya eylemler nedeniyle bir hak kaybına veya zarara uğradığını veya zarara uğramasının muhtemel olduğunu iddia eden aday veya istekli ile istekli olabilecekler, bu Kanunda belirtilen şekil ve usul kurallarına uygun olmak şartıyla şikayet ve itirazen şikayet başvurusunda bulunabilirler.” hükmüne,

Aynı maddenin onbirinci fıkrasının (c) bendinde “Başvurunun süre, usul ve şekil kurallarına uygun olmaması, usulüne uygun olarak sözleşme imzalanmış olması veya şikayete konu işlemlerde hukuka aykırılığın tespit edilememesi veya itirazen şikayet başvurusuna konu hususun Kurumun görev alanında bulunmaması hallerinde başvurunun reddine karar verilir.” hükmüne yer verilmiştir.

Mevzuat düzenlemelerinden, başvuru ehliyetine ilişkin olarak “menfaat ihlali” şartının arandığı ve başvuru sahibinin başvurusunun hukuken korunması gerekli bir hak veya menfaate ilişkin olması gerektiği anlaşılmaktadır. Danıştay’ın yerleşik kararlarında da, bahse konu menfaatin güncel ve kişisel bir nitelik taşıması gerektiği belirtilmektedir.

Bununla beraber, Kanun’un 56’ncı maddesinin son fıkrasında, idarelerin hukuki durumda değişiklik yaratan Kurul kararlarını ivedilikle yerine getirmeleri gerektiği belirtilmiş, 57’nci maddede Kurum tarafından verilen kararların dava konusu edilebileceği hüküm altına alınmış, atıf yapılan Yönetmelik’in 23’üncü maddesinin ikinci fıkrasında da Kurul kararlarının uygulanmasına ilişkin olarak yalnızca eksik veya yanlış uygulamaya ilişkin iddiaların başvuruya konu edilmesine cevaz verildiği görülmüştür.

İlk iddiaya ilişkin yapılan tespitlerde de belirtildiği üzere, başvuru sahibinin teklifinin her iki ihale komisyonu kararı gereğince geçersiz teklif olarak belirlendiği ve bu hususta usulüne uygun ve süresinde bir başvuru yapılmadığı, diğer bir deyişle teklifin hali hazırda geçersiz olduğu anlaşılmıştır.

Başvuru sahibinin ihale üzerinde bırakılan istekliye ait teklifin yüksek olmasını itirazen şikâyete konu ettiği, iddialarının inceleme konusu yapılıp haklı bulunması durumunda dahi, başvuru sahibinin hukuki durumunda herhangi bir değişiklik oluşmayacağı anlaşılmış olup, başvuru sahibinin hukuken korunması gereken kişisel ve güncel bir menfaatinden bahsedilemeyeceği anlaşılmıştır. Dolayısıyla “menfaat ihlaline” ilişkin normların somut olaya uygulanması sonucunda başvuru sahibinin başvuru ehliyetini haiz olmadığı sonucuna varılmıştır. Buna ek olarak, ilk iddia konusu hususta süre yönünden yapılan tespitin de aynen geçerli olduğu anlaşılmaktadır.

Öte yandan, idarenin başvuruya konu 19.02.2020 tarihli düzeltici komisyon kararının 12.02.2020 tarihli ve 2020/UH.I-326 sayılı Kurul kararını uygulamaktan ibaret olduğu, anılan Kurul kararı ve buna ilişkin idare işlemine ilişkin yegane başvuru merciinin idare mahkemeleri olduğu ve Kurum’ca işin esasına ilişkin olarak bu aşamada tesis edilecek bir işlem bulunmadığı anlaşılmıştır.

Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,

Anılan Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikâyet başvurusunun reddine,

Oybirliği ile karar verildi.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz